Wednesday, April 23, 2008

Hep bir yerden replik mi almak zorundayız hayatta ?
Dolaş,unutma,çalış,teslim olma, konuş,kulak ver dinle.
Böyle roller oynarken yine de hayat herşeye rağmen güzeldir demek herşeyin çözümü mü oluyor ?
Bu kadar köşeli mi yani hayat.
Değişmiyor mu hiçbirşey, yoksa herkes dönüşenin zaman olduğuna mı inanmalı?
Hayatımız,gerçeklerimiz,aşkımız değişmiyor mu, değişemez mi ya da?

Cesareti var mı kimsenin en ufak birşeye ?, aşka mesela.
Karşına çıkan fırsatları değerlendirme telaşındayken insanoğlu, neden hep kolaya kaçıyor.
Fırsatın kelime anlamında cesaret gerektirmeyen olgu diye bir ibare mi varyoksa?
Herkesin birşeyleri hep var, var hep var, varoldukça da hep olacaktır.
Ama ben bu kadar lafın üstüne bile seninle bir karadeniz sahilinde kumsalda ayakkabımızı çıkarıp yürürken, Ruanda da Hotel des Mille Collines otelinde biramızı yudumlarken, Süleymaniye de kuru fasulye yerken- ne biliyim bunların hiçbirini yapmadım zaten daha önce- hayal ediyorum.

İhtimaller denizinde boğuluyorum bir nevi.
Olsun, herşeye rağmen dünya güzel, seni düşünmek herşeye bedel.

No comments: